Hemen kendi hayatımı gözden geçirdim. Bahsettiğin markalara karşı çok önceden belki şakayla karışık bir channel olmasa da gibi şeyler eklerdidim, birisi üzerimde bir şey beğendiğinde. Bunların benim için hiç bir önemi yok artık. Öyle ki sosyal hayatımda ağzıma bile almıyorum. Öyle ki o büyük markaların ne koleksiyon çıkardığı bile dikkatimi çekmiyor. Dikkatimi daha çok sıradan parçalarla, renkli ve karekterlerini ortaya koyanlar çekiyor. Hatta ikinci elden alınanlar. Bir kıyafetini tekrar tekrar farklı şekilde kullananlar. Şimdi minik bir kızım var ve ona ısrarla yeni ürün almamaya çalışıyorum. Ya örüyorum, dikiyorum ya da arkadaşlarımın bebeklerinin kıyafetlerini giyiyor… Burda ona aşılamaya çalıştığım şey kıyafetleriyle onu sevmeyeceğim. Onu o olduğu içim sevmek. Bir şeyleri bebek için satın almak, sürekli sürekli sürekliii sonu yok. Farketmeden ona aşılanacak gereksiz tüketim. Bu da ayrı bir konu bebeklere alınan, çıngıraklar, uyku arkadaşları, losyonlar, sesli peluşlar aman tanrım bu bir çılgınlık. O sadece bir bebek tek ihtiyaç anne ve baba ve güvenli bir yuva.
Sadece pijama ile yaşayabileceğimiz bir dünya olsa keşke. ❤️ Bence esas lüks bu 🫠
Yazılarını okuyorum ve çok beğeniyorum. iPhone Se sürümünde yükleyemedim subs. Mail den okuyordum. Yılmadan devam ettim. Sonunda eşimin yeni nesil İPad mi diyorlar işte ona subs. Yüklettim şimdi daha rahat. Belki ben de bir şeyler yazarım.
Evet kolektif olarak buna dönüyoruz bence de, aynı zamanda da bunun farkında olan pazarlama dünyası da bu dönüşümün illüzyonunu yaratmaya çalışıyor gibi. Bu şekilde içselleştirdiğimiz ve gelecek nesillere aktardığımız müddetçe uyanık kalabiliriz.
Lüksün tanımını beğendim sevgili Nil.
Hemen kendi hayatımı gözden geçirdim. Bahsettiğin markalara karşı çok önceden belki şakayla karışık bir channel olmasa da gibi şeyler eklerdidim, birisi üzerimde bir şey beğendiğinde. Bunların benim için hiç bir önemi yok artık. Öyle ki sosyal hayatımda ağzıma bile almıyorum. Öyle ki o büyük markaların ne koleksiyon çıkardığı bile dikkatimi çekmiyor. Dikkatimi daha çok sıradan parçalarla, renkli ve karekterlerini ortaya koyanlar çekiyor. Hatta ikinci elden alınanlar. Bir kıyafetini tekrar tekrar farklı şekilde kullananlar. Şimdi minik bir kızım var ve ona ısrarla yeni ürün almamaya çalışıyorum. Ya örüyorum, dikiyorum ya da arkadaşlarımın bebeklerinin kıyafetlerini giyiyor… Burda ona aşılamaya çalıştığım şey kıyafetleriyle onu sevmeyeceğim. Onu o olduğu içim sevmek. Bir şeyleri bebek için satın almak, sürekli sürekli sürekliii sonu yok. Farketmeden ona aşılanacak gereksiz tüketim. Bu da ayrı bir konu bebeklere alınan, çıngıraklar, uyku arkadaşları, losyonlar, sesli peluşlar aman tanrım bu bir çılgınlık. O sadece bir bebek tek ihtiyaç anne ve baba ve güvenli bir yuva.
Sadece pijama ile yaşayabileceğimiz bir dünya olsa keşke. ❤️ Bence esas lüks bu 🫠
Yazılarını okuyorum ve çok beğeniyorum. iPhone Se sürümünde yükleyemedim subs. Mail den okuyordum. Yılmadan devam ettim. Sonunda eşimin yeni nesil İPad mi diyorlar işte ona subs. Yüklettim şimdi daha rahat. Belki ben de bir şeyler yazarım.
Sevgiler Zeynep
Evet kolektif olarak buna dönüyoruz bence de, aynı zamanda da bunun farkında olan pazarlama dünyası da bu dönüşümün illüzyonunu yaratmaya çalışıyor gibi. Bu şekilde içselleştirdiğimiz ve gelecek nesillere aktardığımız müddetçe uyanık kalabiliriz.
Teşekkürler yorumun için ❤️
Rica ederim benim için çok keyifli 🌼🌞
Lüks yıkama gerçekten çok iyi olmuş. Her olgunun gerçeğinin değil de yıkamasının sunulduğu tam bir “post-truth” dönemi yaşıyoruz. 🥸
Fake it till you make it derken sadece fake it kısmında kalındı gibi 😄