Sonra kendime dönüyorum, acaba neleri çok kolay olduğu için, neleri zor geldiği için bıraktım. Kime göre zor, kime göre kolay, bunları doğru seçebildim mi?
"Kendin olmak öyle bir yere uçuruyor ki seni, dünyadaki diğer insanlarla iletişim kurabilmek için aydan dünyaya inmen gerekiyor sanki." cümlesi kalp ben. Hatta bu aralar ne kadar da ben...
Fikirlerini ve deliliğini seviyorum ancak yapıcı eleştirel bir yorumum olacak: vermek istediğin mesajlarda kullandığın örneklerden hiç vazgeçmek istemiyor gibisin. Aklına gelen her örneği bize sunduğunda yazı çok uzuyor ve biraz tat kaçıran boyuta ulaşabiliyor. Ne düşünürsün?
Doğrudur, aslında vaz geçtiğim çok örnek var genelde en elenmiş halini gönderiyorum diyeyim 😅 Aslında sadeleşmek benim de yapmak istediğim bir şey ama sanırım yazdıkça ve pratikle gelişecek bir kas bu. O gelişene kadar biraz daha tat kaçırabilirim 🥲 Bu sürecime şahit olmayı seçtiğin ve yapıcı eleştirin için teşekkür ederim 🙏🏻
Aa ben de tam tersini düşünüyordum! 😅 Örneklerle birlikte yazı çok daha fazla aklımda kalıyor, konu gözümün önünde çok daha somutlaşıyor, yazıyı okuduktan sonra üzerine daha çok düşünmek için adeta pin görevi görüyor. Yazarların da işi zor, her birimizin ne kadar farklı bakış açısı var…
durust bir sekilde karsiladigin icin ben tesekkur ederim. bende adhd oldugu icin sanirim okurken sikiliyorum bir o kadar da seviyorum ama neredeyse sonuna kadar okudum o yuzden cok tatsiz sayilmaz :)) bu arada yazdiktan sonra dusundum kesin daha cok ornegi vardir diye! 😃
Başarılı olduğum konularda övgü aldığım zaman hep içimden “bu da ne ki” gibi bir his geliyor. Halbuki ölçütüm onu yaparken aldığım keyif olmalı değil mi? Teşekkür ederim bu aydınlanma için ✨
The substance’ı izlemiş olarak bu yazını okumak çok şeyin oturmasını sağladı. Kanlar fışkırtan bir ucube olmayı yeğliyorum. Ve o istediğim eğitime devam edeceğim :)
Çok sevdim <3
❤️☺️
son paragraf💞
💕💕
Yine çok güzel bir yazı olmuş. Teşekkürler.
Ben teşekkür ederim. Beğenmenize sevindim
"Kendin olmak öyle bir yere uçuruyor ki seni, dünyadaki diğer insanlarla iletişim kurabilmek için aydan dünyaya inmen gerekiyor sanki." cümlesi kalp ben. Hatta bu aralar ne kadar da ben...
♥️ Zor bir duygu
Selam Nil,
Fikirlerini ve deliliğini seviyorum ancak yapıcı eleştirel bir yorumum olacak: vermek istediğin mesajlarda kullandığın örneklerden hiç vazgeçmek istemiyor gibisin. Aklına gelen her örneği bize sunduğunda yazı çok uzuyor ve biraz tat kaçıran boyuta ulaşabiliyor. Ne düşünürsün?
Doğrudur, aslında vaz geçtiğim çok örnek var genelde en elenmiş halini gönderiyorum diyeyim 😅 Aslında sadeleşmek benim de yapmak istediğim bir şey ama sanırım yazdıkça ve pratikle gelişecek bir kas bu. O gelişene kadar biraz daha tat kaçırabilirim 🥲 Bu sürecime şahit olmayı seçtiğin ve yapıcı eleştirin için teşekkür ederim 🙏🏻
Aa ben de tam tersini düşünüyordum! 😅 Örneklerle birlikte yazı çok daha fazla aklımda kalıyor, konu gözümün önünde çok daha somutlaşıyor, yazıyı okuduktan sonra üzerine daha çok düşünmek için adeta pin görevi görüyor. Yazarların da işi zor, her birimizin ne kadar farklı bakış açısı var…
Sanırım başarı aynı etkiyi çok daha kısa cümlelerle aktarabilmek :)
durust bir sekilde karsiladigin icin ben tesekkur ederim. bende adhd oldugu icin sanirim okurken sikiliyorum bir o kadar da seviyorum ama neredeyse sonuna kadar okudum o yuzden cok tatsiz sayilmaz :)) bu arada yazdiktan sonra dusundum kesin daha cok ornegi vardir diye! 😃
hahah 🤭 Gerçekten haklı buldum ben de ve zaten üzerinde çalıştığım bir konuya değinmişsin ❤️
Başarılı olduğum konularda övgü aldığım zaman hep içimden “bu da ne ki” gibi bir his geliyor. Halbuki ölçütüm onu yaparken aldığım keyif olmalı değil mi? Teşekkür ederim bu aydınlanma için ✨
Aynen, yeterince zorlanmadan yaptıysak bi önemi yokmuş gibi hissediyoruz gariptir ki.
Sevgili Nil,
The substance’ı izlemiş olarak bu yazını okumak çok şeyin oturmasını sağladı. Kanlar fışkırtan bir ucube olmayı yeğliyorum. Ve o istediğim eğitime devam edeceğim :)
Substance hakkında daha uzun yazacağım söylemek istediklerim hala bitmedi :))