Gitgide daha çok uyuşmuş ve tepki versem neye yarar gibi pasifize bir halden, ortaya çıkan sonuçlarla karşılaşınca tüm bu baskılanmış ve köşeye kıstırılmış hislerin duygusal patlamalarına savruluyoruz
"Peki bu neden önemli" kısmından özellikle etkilendim. Ben seyrek de olsa bir yorum yazıp tepki verdiğimde bu sefer tepkime tepki alamadım diye üzülüyorum. Durup dururken üzülecek bir şey yaratmış oluyorum kendime. Verilen selamın alınmaması gibi geliyor... Yazı, makale ya da her ne ise bu, teşekkürler.
Yani beklentilerimiz yüzünden aslında kendi kendimizi kolayca mutlu edebilecekken üzüyoruz. Zaten herkes bu sebeple yavaş yavaş vaz geçti gülümsemekten sanki değil mi? Karşıdan göremeyince yapmayı bıraktık, ama aslında kendimiz için yapmalıyız en çok belki bir sürü insana bulaşmaz ama bir kişi için fark yaratabilirse ne mutlu ❤️
Ben her zamanki gibi “Ben de tam bunu düşünmüştüm ve Nil yazdı!” diyeceğim. Tüm yazıları severek takip ettiğim gibi her bir yazıyı da ılımlı bir manifesto olarak algılıyorum. Çabamın eskiden olduğu kadar kıymetli olmadığını düşünmek beğendiğim şeylere tepkimi biraz donuklaştırmış olabilir. Yeni yazın da beni bu konuda harekete geçirdi ve ilk iş olarak çok beğendiğim yazına yorum yapmak istedim. ♥️
Kalemine sağlık Nilcim çok insanın okuyup "%1'in insafına niye bırakıyorum ki ben bu ortamı?" dedirtecek bir yazı olmuş. Sonuçta onların kararıyla bizim sosyal medyamızın akışı belirleniyor gerçekten. Çok kısa, anlık, şok etkisi olan içerikler ilgi gördükçe emekle hazırlanmış şeyler geriye çekiliyor (tabii markalarında sosyal sorumluluk naraları atıp en basit sosyal gelişim olan bu konuya tam tersi çanak tutmalarını da atlamamak gerek). Herkesin ağzında "yazı okunmuyor artık" lafı var. Ama ben en azından Substack sayesinde biraz bundan sıyrıldığımızı düşünüyorum (küçük bir kısım tabii). "Okunmuyor"daki genelleme çok sinir bozucuydu, okunmuyor mu sen mi okumuyorsun demek isterim hep. Ama markalar da bunu destekledikçe işte halimiz ortada. Halbuki ben şimdi bu yazıyı okudum. Benim modum iyileşti. Ben de paylaşacağım başkaları da başka adımlar atacaklar belki ve böyle böyle uykudan uyanacağız.
Tam da anlatmak istediğim yeri tek cümlede özetledin. Etrafımızda gördüğümüz şeyleri yaratma gücüne sahip olup bu gücü reddetmek sonra da olan bitenden şikayet etmek gibi geliyor yapılanlar. Bunun düzelmesi için hepimiz bir şeyler yapmalıyız küçük ya da büyük ❤️
Okurken bitmesini istemediğim bir yazı daha 🤍 Substack sayfanız bana eski blog okuduğumuz ve bir zamanlar gerçekten çok şey öğrenebildiğimiz yılları hatırlatıyor ve gerçekten çok mutlu ediyor. Hiç tanımadığımız insanlarla, bazen en yakınlarımızın bile ilgilenmediği ve anlamadığı, paylaşımda bulun(a)madığımız konularda bir araya gelmek değişik ama güzel bir his de bırakıyor bende. Vesile olduğunuz için teşekkürler 🍀
"Peki bu neden önemli" kısmından özellikle etkilendim. Ben seyrek de olsa bir yorum yazıp tepki verdiğimde bu sefer tepkime tepki alamadım diye üzülüyorum. Durup dururken üzülecek bir şey yaratmış oluyorum kendime. Verilen selamın alınmaması gibi geliyor... Yazı, makale ya da her ne ise bu, teşekkürler.
Yani beklentilerimiz yüzünden aslında kendi kendimizi kolayca mutlu edebilecekken üzüyoruz. Zaten herkes bu sebeple yavaş yavaş vaz geçti gülümsemekten sanki değil mi? Karşıdan göremeyince yapmayı bıraktık, ama aslında kendimiz için yapmalıyız en çok belki bir sürü insana bulaşmaz ama bir kişi için fark yaratabilirse ne mutlu ❤️
O tek bir deniz yıldızını denize atmayı sürdürelim yani. Filmi de seyredeceğim. Teşekkürler,
Teşekkürler, bir sürü şeyi düşünmemize yol açıyorsunuz. Kitabı almış olmanıza ve bahsetmenize de çok sevindim, onun için de teşekkürler, sevgiler
Ben teşekkür ederim 🫶🏻
Son zamanlarda kendimi geri çekerken senin bu yazını okumak, nasıl anlamlı oldu!
Birbirimizin yoluna ışık olmayı sürdürmeliyiz. Teşekkürler Nil
Geri çekileceğimiz yerler illa ki var ama aynı oranda yaklaşabileceğimiz ortamları yaratmak da kişisel görevimiz sanki ❤️
Ben her zamanki gibi “Ben de tam bunu düşünmüştüm ve Nil yazdı!” diyeceğim. Tüm yazıları severek takip ettiğim gibi her bir yazıyı da ılımlı bir manifesto olarak algılıyorum. Çabamın eskiden olduğu kadar kıymetli olmadığını düşünmek beğendiğim şeylere tepkimi biraz donuklaştırmış olabilir. Yeni yazın da beni bu konuda harekete geçirdi ve ilk iş olarak çok beğendiğim yazına yorum yapmak istedim. ♥️
Harekete geçirmesine çok mutlu oldum! ☺️
Kalemine sağlık Nilcim çok insanın okuyup "%1'in insafına niye bırakıyorum ki ben bu ortamı?" dedirtecek bir yazı olmuş. Sonuçta onların kararıyla bizim sosyal medyamızın akışı belirleniyor gerçekten. Çok kısa, anlık, şok etkisi olan içerikler ilgi gördükçe emekle hazırlanmış şeyler geriye çekiliyor (tabii markalarında sosyal sorumluluk naraları atıp en basit sosyal gelişim olan bu konuya tam tersi çanak tutmalarını da atlamamak gerek). Herkesin ağzında "yazı okunmuyor artık" lafı var. Ama ben en azından Substack sayesinde biraz bundan sıyrıldığımızı düşünüyorum (küçük bir kısım tabii). "Okunmuyor"daki genelleme çok sinir bozucuydu, okunmuyor mu sen mi okumuyorsun demek isterim hep. Ama markalar da bunu destekledikçe işte halimiz ortada. Halbuki ben şimdi bu yazıyı okudum. Benim modum iyileşti. Ben de paylaşacağım başkaları da başka adımlar atacaklar belki ve böyle böyle uykudan uyanacağız.
Tam da anlatmak istediğim yeri tek cümlede özetledin. Etrafımızda gördüğümüz şeyleri yaratma gücüne sahip olup bu gücü reddetmek sonra da olan bitenden şikayet etmek gibi geliyor yapılanlar. Bunun düzelmesi için hepimiz bir şeyler yapmalıyız küçük ya da büyük ❤️
teşekkürler fikirlerinizi paylaştığınız için ve duygularınızı. Yazılarınız hep çok iyi geliyor bana.Soylemek ve bir merhaba demek istedim.Sevgiler
Çok sevindim o halde ☺️ Aldım selamınızı ❣️
Okurken bitmesini istemediğim bir yazı daha 🤍 Substack sayfanız bana eski blog okuduğumuz ve bir zamanlar gerçekten çok şey öğrenebildiğimiz yılları hatırlatıyor ve gerçekten çok mutlu ediyor. Hiç tanımadığımız insanlarla, bazen en yakınlarımızın bile ilgilenmediği ve anlamadığı, paylaşımda bulun(a)madığımız konularda bir araya gelmek değişik ama güzel bir his de bırakıyor bende. Vesile olduğunuz için teşekkürler 🍀
Çok sevindim bu mesajınıza ben de aynı şekilde hissediyorum ve burada bulabildiğim için çok mutluyum. Teşekkür ederim ben de ☺️