bence tek bir kişi de bile bir aydınlatma yapacaksa, yine de tekrar tekrar konuşulmalı. dediğiniz gibi bence bu mecradaki çoğu insan zaten trendlere göre sürekli tüketim peşinde olanlar değiller, hatta analiz ve keşif seven bizler için ikinci elde ipek güzel bluz ve elbiseler bulmak, onarmak, tamir etmek ve uzun ömürler kullanmak çok daha değerli.
mesela 10 gün sonraki doğum günümde 15 yaşında annemin diktirdiği elbiseyi, 40 yaş doğum günümde tekrar giyeceğim =)
Geçen gün ilk defa Muji'den bir pijama takımı aldım. Şimdi baksan biraz "tradwife" tadında gibi sanki. Ama o kadar rahat ve "kapsayıcı" ki ilk defa bir şeyi giymeyi iple çekiyorum. Kirliye gidince üzülüyorum falan. Bana uzun zamandır aldığım bir kıyafet böyle mutluluk vermemişti. Yazını okurken bunu düşündüm. Umarım bundan sonra seçimlerimi hep böyle yapabilirim. :)
Yaklaşık olarak 1 yıldır, zorunlu tasarruf etmem sebebi ile, hiç yeni bir kıyafet almadım. Sosyal medya, online platformlar üzerime inanilmaz bir baskı kurdu ve direndim, ha şu var başka seçeneğim de yoktu. 1 sene sonra dolabıma ve kendime baktığımda gördüğum şey su oldu: Ne gerek vardı bu kadarına? Tüm yıl hepsini giymeye çalistim ve elemeler yaptım. Ama hala dolap dolu, boş degil ve az degil. Şimdi ilk defa bu ay bir sey alma hakkım var ve alamiyorum. Zira elim popülere, kalitesize, "beni al" diye bağirana asla gitmiyor. Gercekten benimle bütünlesecek birsey bulana kadar da almayacagim. Evet 40'a bir kala yaşadigim bir aydinlanma daha🥰 tam da benim gibi bir cogumuzun icinden gecenler cok guzel ve oyle anlasilir bir halde dile gelmiş ki, teşekkur ederiz, sevgiler
“Sürdürülebilir” kelimesinin esasen bir pazarlama biçimi tanımına yaklaştığını düşünüyorum. Bu kadar üretimi gerçekleşmiş tonlarca kıyafet varken madem ki sürdürülebilirlikten bahsediyorsak niçin yenisini alayım diye düşünmeye başladığımdan beri 5 yıldır ikinci el kıyafet alıyor ve giymekten sıkıldıklarımı da satıyorum. Dolabımı kendi içinde dönüştürmek benden maddi bi kayıp vermediği gibi sattığım kıyafet için de bir kayba uğratmıyor. Alışveriş tercihlerimi doğaya ve çevreye zararı olmayan materyallerden üretilmiş, üretim faaliyetinde bulunan paydaşların sömürülmediği markalar-üreticiler- ile sınırlandırıyorum. Bence bu konuda önemli olan şey tüketim bilinci olmalı diye düşünmekteyim. Yoksa vicdan yıkamak adına sürdürülebilir olmak elbette en kolayı.
Lütfen yazmaya devam edin Nil Hanim. Kendime yeni bir sey almaktan ziyade annemin, halamin, kuzenlerimin dolabindan giyinmeyi tercih ediyorum ve cok seviyorum. Tabii ki de ihtiyac olunca aliyorum, ama zevk icin almayi birakali cok uzun zaman oldu. Yasim 36. Kizima bir hediye almak isteyen arkadasima lutfen kendi cocugunun artik okumadigi kitabi, oynamadigi oyuncagi ya da giymedigi elbiseyi, kazagi getir benim icin daha degerli diyorum. 💞💞💞
Müthişsiniz ❤️ keşke herkes bu kadar bilinçli olsa dünya gerçekten parıl parıl parlayan bir yere dönüşür. Teşekkürler yazdığınız için benim gibi düşünen birileri olduğunu bilmek bana da iyi geliyor 😌
Yazmak istediğimiz her şeyi günlüğümüze yazıp bırakabiliriz ama o zaman nasıl kolektif olarak “ay evet oh be” diyeceğiz? Tam da bunlar dedirtti bana bu yazın. Ve hayır, o yazıdaki görsel sadece senin miden kalkmıyor… Kalemine, klavyene sağlık.
bence tek bir kişi de bile bir aydınlatma yapacaksa, yine de tekrar tekrar konuşulmalı. dediğiniz gibi bence bu mecradaki çoğu insan zaten trendlere göre sürekli tüketim peşinde olanlar değiller, hatta analiz ve keşif seven bizler için ikinci elde ipek güzel bluz ve elbiseler bulmak, onarmak, tamir etmek ve uzun ömürler kullanmak çok daha değerli.
mesela 10 gün sonraki doğum günümde 15 yaşında annemin diktirdiği elbiseyi, 40 yaş doğum günümde tekrar giyeceğim =)
Ah harika! Bu hissin yerini hiçbir şey tutamaz gerçekten 🤍 Şimdiden doğum gününüz kutlu olsun 💐🥂🎂
teşekkürler =)
Okurken keyif aldığım harika bir yazı olmuş...Teşekkür ederim.
Çok sevindim ben de teşekkür ederim.
Geçen gün ilk defa Muji'den bir pijama takımı aldım. Şimdi baksan biraz "tradwife" tadında gibi sanki. Ama o kadar rahat ve "kapsayıcı" ki ilk defa bir şeyi giymeyi iple çekiyorum. Kirliye gidince üzülüyorum falan. Bana uzun zamandır aldığım bir kıyafet böyle mutluluk vermemişti. Yazını okurken bunu düşündüm. Umarım bundan sonra seçimlerimi hep böyle yapabilirim. :)
2000lerin basinda moda dergilerinde(ozellikle Trendsetter’da)okudugum ve gercekten bisiler ogrenebildigim yazilardan olmus.Tesekkurler Nil❤️
❤️ Bunu duyduğuma çok sevindim!
Yaklaşık olarak 1 yıldır, zorunlu tasarruf etmem sebebi ile, hiç yeni bir kıyafet almadım. Sosyal medya, online platformlar üzerime inanilmaz bir baskı kurdu ve direndim, ha şu var başka seçeneğim de yoktu. 1 sene sonra dolabıma ve kendime baktığımda gördüğum şey su oldu: Ne gerek vardı bu kadarına? Tüm yıl hepsini giymeye çalistim ve elemeler yaptım. Ama hala dolap dolu, boş degil ve az degil. Şimdi ilk defa bu ay bir sey alma hakkım var ve alamiyorum. Zira elim popülere, kalitesize, "beni al" diye bağirana asla gitmiyor. Gercekten benimle bütünlesecek birsey bulana kadar da almayacagim. Evet 40'a bir kala yaşadigim bir aydinlanma daha🥰 tam da benim gibi bir cogumuzun icinden gecenler cok guzel ve oyle anlasilir bir halde dile gelmiş ki, teşekkur ederiz, sevgiler
Tam da öyle! Gerçek stil benimle bütünleşecek bir şeyin peşinde olduğumuzda oluşuyor zaten 💚 Aynı düşüncede buluşmak çok güzel gerçekten ☺️
“Sürdürülebilir” kelimesinin esasen bir pazarlama biçimi tanımına yaklaştığını düşünüyorum. Bu kadar üretimi gerçekleşmiş tonlarca kıyafet varken madem ki sürdürülebilirlikten bahsediyorsak niçin yenisini alayım diye düşünmeye başladığımdan beri 5 yıldır ikinci el kıyafet alıyor ve giymekten sıkıldıklarımı da satıyorum. Dolabımı kendi içinde dönüştürmek benden maddi bi kayıp vermediği gibi sattığım kıyafet için de bir kayba uğratmıyor. Alışveriş tercihlerimi doğaya ve çevreye zararı olmayan materyallerden üretilmiş, üretim faaliyetinde bulunan paydaşların sömürülmediği markalar-üreticiler- ile sınırlandırıyorum. Bence bu konuda önemli olan şey tüketim bilinci olmalı diye düşünmekteyim. Yoksa vicdan yıkamak adına sürdürülebilir olmak elbette en kolayı.
Evet bu şekilde çok daha kazançlı ve öznel bir stil sahibi olmak daha mümkün üstelik ❤️
Yine harika bir yazı, teşekkürler 🤍
Lütfen yazmaya devam edin Nil Hanim. Kendime yeni bir sey almaktan ziyade annemin, halamin, kuzenlerimin dolabindan giyinmeyi tercih ediyorum ve cok seviyorum. Tabii ki de ihtiyac olunca aliyorum, ama zevk icin almayi birakali cok uzun zaman oldu. Yasim 36. Kizima bir hediye almak isteyen arkadasima lutfen kendi cocugunun artik okumadigi kitabi, oynamadigi oyuncagi ya da giymedigi elbiseyi, kazagi getir benim icin daha degerli diyorum. 💞💞💞
Müthişsiniz ❤️ keşke herkes bu kadar bilinçli olsa dünya gerçekten parıl parıl parlayan bir yere dönüşür. Teşekkürler yazdığınız için benim gibi düşünen birileri olduğunu bilmek bana da iyi geliyor 😌
Yazmak istediğimiz her şeyi günlüğümüze yazıp bırakabiliriz ama o zaman nasıl kolektif olarak “ay evet oh be” diyeceğiz? Tam da bunlar dedirtti bana bu yazın. Ve hayır, o yazıdaki görsel sadece senin miden kalkmıyor… Kalemine, klavyene sağlık.
Bu konuda en büyük ilham sensin Rayka’cım haklısın 🤍 teşekkür ederim desteğin için ☺️